“Boşluğumda, düştüm çamura,
Bulandım,
Bulandıkça temizlendim, neşelendim,
Sevgiyle yoğruldu elimdekiler,
Saygıyla bakıldı gelenlere, Sevdim her birini,
Bazıları bakabildi gözüme, bazısı açamadı kendini. Hala… “
Neslihan Demircioğlu
Neslihan Demircioğlu ile yaptığımız her sohbeti çok seviyorum ama bu bölümün benim için farklı bir özelliği var. Neslihan’ın Kethuda hamamında gerçekleştirdiği “Gökler ve Kökler – İlluzyondan Hakikate” sergisine ilk gittiğim zaman; sergi duvarında asılı olan “Kimiz, nereden gelip nereye gideriz?” cümlesiyle başlayıp, yukarıdaki şiirle biten metniyle ve bu bölümümüzde konusu geçen heykellerle karşılaşmıştım. Kendi yazarlık sürecimde ilerlerken iç dünyamda geldiğim noktada bu karşılaşma beni çok etkilemişti. O gün kendi aramızda geçen paylaşımlarımız, bizi tek bir programın ötesine taşımış ve İlluzyondan Hakikate serisini doğurmuştu. Dolayısıyla “Öz Programımız ve İrade” adını verdiğimiz bu bölüm aslında Neslihan ile benim hikayemin başladığı yere temas ediyor. Tam da bu sebeple “Kendinden Kendine Yolculuk” isimli son bölümümüzden hemen sonra hiç ara vermeden bu sohbeti yayınlamak istedim. Kendinden kendine olan yolculuğunda, yolu bizimle kesişen, bize eşlik eden herkese çok teşekkürler. Keyifli seyirler.
Didem Elif