Recep Çiftci Yek Koleksiyonu Sufi Serisi
Didem Elif – Sufi kimliğinizle başlamak istiyorum. Recep Çiftci tasavvuf ile ilk ne zaman tanıştı? Bu ilişki nasıl başladı?
Recep Çiftci – Tasavvufla tanışmam 2000’li yılların başında Fransa’dan Türkiye’ye gelmemle başladı. Bir yemekte İtalyan bir zat ile tanıştım. Mevlevi olduğunu söyledi ve sohbete daldık. Bu sohbetten sonra Konya’ya gidip gelmeye başladım, bu öğretiye inisiye olmak istiyordum ve derin bir merakım vardı. Susamışcasına elime geçen her şeyi okuyordum. Sonra Semazen olmaya karar verdim… Baktım ki aradığım bu da değilmiş… Sonra anladım ki ne arıyorsam Ben’deymiş. O günden bugüne zevk ediyorum.
Didem Elif – Mall Of İstanbul’da 15-24 Eylül tarihleri arasında Sufi Sergisi gerçekleştirdiniz. YEK Koleksiyonu adını verdiğiniz Sufi Sergisi suluboya tablolardan oluşuyor. Koleksiyonun adı neden YEK? Bu serginin ortaya çıkış hikayesi nedir?
Recep Çiftci – YEK, bir demek. Semboliktir ve benim için ruhani ve manevi anlamı vardır. Benim sanat anlayışıma göre sanatçının bir derdi olmalı. Ben de insanın değerlerinden uzak, bölünerek ve düşmanlaşarak yaşamasını sorguluyorum. İnsanı insan yapan değerleri işlemeye ve bunların sembolleri ile insanlığı buluşturmaya niyet ettim. Herkes, hangi din, inanç, köken, ırk veya dilden gelirse gelsin kendinden bir şey bulsun, O’ndan bir şey bulsun, kendini bulsun ki kendi ile de bir yanı yekpare olsun istedim. Bu nedenle YEK koleksiyonu için bütünleşmeyi ve birlik olmayı anlatıyor diyebiliriz.
Koleksiyonun ilk serisi Sufi ise yıllardır yaptığım tasavvuf sohbetleri ile sanatımın bir araya geldiği, “bir” yani yek olduğu nokta oldu. Koleksiyon da ismini bu birleşimden ilham aldı.
Birliğe Getirecek Kişi Eseri Alacak Kişidir
Didem Elif – YEK Koleksiyonu Sufi Serisi toplam 9 sembol, 99 desenden oluşuyor. 9 ve 99 sayılarının seçimi tesadüf değil sanki. Öyle bir hisse kapıldım. Yanılıyor muyum? Sembollerin ve sayıların serginiz için bir anlamı var mı?
Recep Çiftci – Sembol hayatımızın her yerinde var hatta insanın kendisi dahi bir semboldür. İnsan nedir? Et ve kemik mi? Yoksa bedene daha aşkın bir varlık mı? Bu manada insan görünmeyen bir varlık. Suretini görüyoruz ama sireti görünmüyor. Siretini ortaya çıkarması semboller aracıyla mümkün. Bu yüzden Yunancadan gelen “sembol” kelimesi, iki şeyi birleştiren demek. Madde ve manayı birleştiren. Berzahtır. Bağdır. Örneğin; Adalet bir ilkedir ama pazardan bir kilo adalet alamazsınız. Adil olursanız adaleti var etmiş olursunuz. Aslında yoktur. Onu insan var eder. Sembol kullanarak manasını anlatmaya çalışır. Nedir adaletin sembolü? bildiğimiz Yunan heykeli, gözleri bağlı, bir elinde kılıç bir elinde terazi.
Evet Sufi serisi toplam 9 sembol ve 99 desenden oluşuyor. 99 tane olması da tesadüf değil. 99+1 100 ettiği, birliğe getirdiği için… O birliğe getirecek kişi o eseri satın alacak kişidir. Bu yüzden 99’da bırakıyorum ve daha derin bir anlam katmış oluyorum.
Sembollerin Anlamları
Didem Elif – Ben her zaman kelimelerin ve sembollerin bizim enerjimizi değiştirecek bir tılsımı olduğuna inanmışımdır. Bu anlamda kişisel olarak sizin serginiz benim çok ilgimi çekti. Serginizde kullandığınız bu dokuz sembolün mutlaka anlamı var. Ben şahsen anlamından ziyade Hz. Fatma’nın Eli sembolünü, tamamen sezgisel bir şekilde bana kendimi iyi hissettirdiği için hiç çıkartmadan sürekli boynumda taşıyorum. Evimin duvarlarında da mutlaka kullandığım bir figürdür. Dikkatimi çekti YEK koleksiyonunuzda siz de sık kullanmışsınız. Sufi Serisi’nde başka hangi sembolleri kullandınız? En ilgi çekicilerinden birkaç tanesinin neyi temsil ettiğini bize anlatır mısınız? Mesela Fatma’nın Eli bana ve tabii ki pek çok insana neden bu kadar özel geliyor merak ediyorum.
Recep Çiftci – Allah, Vav, Semazen, Elif, Ay/Hilal kullandığım semboller arasında. Müslümanlarca Fatma’nın Eli veya Arapça hamse, Musevilerde ise aynı sembol Meryem’in Eli veya İbranice hameş olarak bilinir ve 5 rakamını temsil eder. Fatma’nın Eli sembolünün anlamı şöyledir:
Eldeki 5 parmağın sembolizması; baş parmak Hz. Muhammed, işaret parmağı Hz. Ali, orta parmak Hz. Fatma ve diğer iki parmak Hasan ve Hüseyin olarak temsil edilir. Bu anlamıyla elin bütünü, denke-i ali aba diye bilinir. 5 rakamı ise Toro’daki 5 kitabı temsil eder.
Sembol ile ilgili pek çok rivayetten en önemlisi Hz. Muhammed ile ilgilidir. Peygamberin önüne suç işlemiş bir kadın getirilir. Suç işlediği için elinin kesilmesi gerekir. Kesilmesin diye rica ederler. Peygamber de “Fatma’nın eli olsa bile onu kesmek gerekir” der. Böylece şeriatın, adaletin temini manasında da kullanılmıştır.
Allah;
kavramak, içine almak anlamına gelen kavramsal bir kelimedir. Her şeyi içinde
eriten,
içine alan, kapsayan, bir ve bütün manasındadır.
Vav; sözcük
karşılığı çengel anlamına gelir. Bir şeyi bir şeye bağlayan manasındadır,
örneğin
dünyayı gökyüzüne, geceyi gündüze, hayatı ölüme bağlar. Bu simge Tanrının her
şey ile bir bağı olduğuna işaret eder. Türkçede vav “ve” bağlacı olarak
kullanılır.
Semazen; evrende
her şey birbiri ile ilişki içinde durmayan bir döngü halindedir. Duran hiçbir
şey yoktur. Bu döngüye beşer olarak katılan insanın akla gelerek harekete dahil
olmasını temsil eder. Sema, insanın
bu döngü içinde kaybolması, erimesidir.
Ay/Hilal; Güneşe çıplak gözle bakılmaz, onu görmek için aya ihtiyaç vardır. Bu, Allah’ın görünür varlık olmadığının temsili anlatımıdır. Ay, Allah’ın tecellisinin sembolüdür.
“Elif” İnsanın Sembolüdür
Didem Elif – Hazır sizin gibi birini yakalamışken ben burada biraz narsistlik yapacağım ve kendi ismim olan Elif isminin anlamını da soracağım size. Gerçi kendi ismim olduğu için değil nedenini bilmediğim bir şekilde Elif ismini isim olarak çok seviyorum. Kendi ismim olmasaydı kızıma koymayı çok isterdim mesela. Siz de daha önce bilmediğim bir anlamından bahsediyorsunuz. Sizin vesilenizle okurlarımızla paylaşalım mı? Arap alfabesinin ilk harfi olduğunu bildiğimiz, sembolü neredeyse düz bir çizgi olan Elif ne anlama geliyor?
Recep Çiftci – Aleph(Alef) veya Elif veya Latin Alfabesindeki A’dır. Orta Doğu dilleri sadece sessiz harflerle yazılır ve niyete göre seslendirilir. Elif harfi, alfabenin ilk harfidir. Elif işaretinin tonlamasına göre A-E-I-U olabilir. Elif insanın sembolüdür. Tıpkı insan gibi isimsiz doğar yani yazıya başlarken sessizdir, yazarın niyetine göre ses alır. İnsan da isim alır. Aynı insan gibi tektir, diğer harflerle birleşmez. O hep vardır, görünürde olmasa da; insan ruhu gibi…
Tüm Eserlerin Değişmeyen Sembolü Nazar Boncuğu
Didem Elif – Ben nazara inanıyorum. Bunu da kendimce şöyle açıklıyorum. Hayatta her şey bir enerji ve nazar dediğimiz şey de aslında negatif bir enerji hali. Bu tabii benim şahsi görüşüm. Siz nazarı nasıl tanımlıyorsunuz? Bütün eserlerinizin değişmeyen sembolü olarak nazar boncuğunu kullanmışsınız. Nazar boncuğu sembolünün sizce anlamı nedir?
Recep Çiftci – Nazar boncuğu tüm kültürlerde ve kadim öğretilerde karşılık bulmuş, insanların uğuruna ve koruyucu gücüne inandığı bir sembol. Herkesin taşımaktan, evine, ofisine asmaktan ve dostlarına hediye etmekten zevk aldığı bir simge. Diller, dinler, inançlar insanları ayrıştırsa da üst inançlar ve insanı insan yapan değerler, semboller her zaman ortaktır ve birleştiricidir. Nazar boncuğu da böyle bir sembol. Bu nedenle semboller değişse bile nazar boncuğu Sufi serisinde hep sabit kalacak.
Sanat Hediye Edilebilir Hale Gelsin İstiyorum
Didem Elif – Sufi Serisi YEK Koleksiyonu’nun ilk serisiydi. Bundan sonraki temalar ne olacak?
Recep Çiftci – Sırada harfler serisi var, burada da amaç titreşime ve kelimelerin gücüne vurgu yapmak. Sadece Arapça değil İbranice ve ezoterik semboller ile bütünleşmiş bir harfler serisi hazırlıyorum. Kelamın yani sözün en büyük aktivist hareket olduğuna inanıyorum. Bu yüzden pastel kalemlerden heykel gibi bir başka seri daha yapıyorum aynı zamanda.
Yeni yıla doğru ise evrensel şans sembolleri serisi gelecek. Yeni yılda sanat hediye edilebilir hale gelsin istiyorum. Madem madde hediye ediyoruz o halde neden kalıcı ve o kişiye şans getirecek bir hediye olmasın.
Yetişkinleri Uyandıran Masallar
Didem Elif – Yeni yıla böyle bir hediye ile başlamak gerçekten harika bir fikir. Bu arada her ne kadar Kaş’ta yaşasam da takip ediyorum, zaman zaman Şapka Koçluk Eğitim Danışmanlık’ta tasavvuf ve felsefe sohbetleri gerçekleştiriyorsunuz. Aynı zamanda da “Yetişkinleri Uyandıran Masallar” adlı bir etkinlik gerçekleştiriyorsunuz.
Tasavvuf ve Felsefe sohbetlerini anladım da “Yetişkinleri Uyandıran Masallar” kulağa ilginç geliyor. Masallar; çocuklara iyilik, doğruluk, dürüstlük gibi evrensel değerleri aşılama amacı güdülerek anlatılan hikayelerdir. Hatta masallar genellikle uyku öncesi anlatılır. Bugüne kadar anlatılan masallarla uyutulan bir insanlık mı var ki, yetişkinleri uyandıran masallar anlatıyorsunuz?
Recep Çiftci – Çocukluğumuzda dinlediğimiz veya bugün çocuklarımıza anlattığımız masalların büyülü dünyasındaki simgesel dil, taşıdığı mesajlar ve barındırdığı gizli simgeler kişinin kendini bulma yolculuğunda önemli bir araçtır. Masalların sembolik dilini çözmek, günlük hayatta deneyimlediğimiz olayların ve yaşanmışlıkların içindeki anlamı bulmamıza yardım eder. Zihnimizde sorular doğurarak bizde bir farkındalık uyandırır. Ben de bu masalların sembolik dilini felsefe, etimoloji, sembolizmalar, arkeoloji, mitler ve mitoloji, metaforlar, arketipler, tasavvuf, dinler felsefesi, tarih, sanat tarihine dayanarak anlatıyorum ve katılımcıları kendilerini keşfetme yolunda bir yolculuğa çıkarıyorum.
YogaAşk Gezisi | Hacı Bektaş Veli ve Mevlana Ziyareti
Didem Elif – 5-7 Ekim tarihleri arasında Ankara YogaHouse ve Şapka Koçluk Eğitim Danışmanlık ortak organizasyonu ile; sizin rehberliğinizde gerçekleşecek; Hacı Bektaş Veli ve Mevlana ziyareti olan bir gezi düzenliyorsunuz. Adı YogaAşk. Adından anladığım kadarıyla içinde yoga da olacak bir gezi bu. Son olarak bize YogaAşk gezisinden bahsedebilir misiniz?
Recep Çiftci – Zaman zaman böyle geziler düzenliyorum. İnsanlara tasavvufu anlatmak güzel bir şey ama yerinde anlatmak biraz da olsa insanların mananın içine dalmalarına olanak sağlıyor. Önce Hünkar Hacı Bektaş Veli Hazretlerine uğruyoruz, efendinin öğretisinden bahsediyorum, Kapadokya’nın özel enerjisiyle insanlar bağlantı kuruyorlar… Orası çok ruhani bir mekan: İlk Hristiyanların yaşadıkları mağaralar çok büyüleyici. Sonra Konya’ya geçiyoruz, Şems Hazretleri ve Pir’in huzuruna çıkıyoruz. Tasavvuf ve Yogayı aynı potada buluşturmak istiyorum, biri ruhu arındırıyor diğeri bedeni.
Didem Elif – Recep Çiftci Sufi Sergisi bu hafta Likya Sohbetleri‘nde sizinle paylaşmak istediğim bir sergiydi. Dilerim sohbetimizden keyif almışsınızdır. Bu mana ve sanat dolu eserler sizin de ilginizi çektiyse, Yek koleksiyonuyla ilgili diğer görselleri kendisinin Instagram hesabından takip edebilirsiniz. Bir başka perşembe yeni bir konu ve konukla sohbetimizde yeniden görüşmek dileğiyle. Sevgiyle kalın.
Not: Bu söyleşi 26 Eylül 2018 tarihinde Sen ve Ben Dergisi’nde yayınlanmıştır.